- Home
-
Kurumsal
- 2011 AKADEMIK AÇILIŞ MESAJI
- 2020/2021 AKADEMIK YILI BAHAR DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2020/2021 AKADEMIK YILI GÜZ DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2019/2020 AKADEMIK YILI BAHAR DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2018/2019 AKADEMIK YILI BAHAR DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2018 KURBAN BAYRAMI TEBRIĞI
- 2018 RAMAZAN BAYRAMI TEBRIĞI
- 2017/2018 AKADEMIK YILI BAHAR DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2017/2018 AKADEMIK YILI GÜZ DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2016/2017 AKADEMIK YILI BAHAR DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2016/2017 AKADEMIK YILI GÜZ DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- DEKANIMIZ SAYIN DOÇ.DR.BILAL SEMIH BOZDEMİR'IN RAMAZAN BAYRAMI MESAJI
- 2015/2016 AKADEMIK YILI BAHAR DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2015/2016 AKADEMIK YILI GÜZ DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2014/2015 AKADEMIK YILI AÇILIŞ MESAJI
- 2014/2015 AKADEMIK YILI AÇILIŞ MESAJI (GÜZ)
- 2013/2014 AKADEMIK YILI AÇILIŞ MESAJI (BAHAR)
- 2012/2013 AKADEMIK AÇILIŞ MESAJI
- 2011/2012 AKADEMIK AÇILIŞ MESAJI
2016/2017 Akademik Yılı BAHAR Dönemi Açılış Mesajı
Değerli Akademisyen, Öğrenci ve Mezun Arkadaşlarım
İlim ve bilim yolunda ilerlemeye devam ettiğimiz yol arkadaşlarımız olan sizler için “arkadaş” kelimesi kullanmak ile bu dönemin açılış konuşmasını hazırlamak istedim. Sanırım yeni hazırladığım ve hala üzerinde olduğum “boyutlar” içerikli kitabın etkisinde yazmaktayım bu konuşmayı. Yüzlerce sayfa karıştırarak ancak paragraf paragraf ilerleyebildiğim bu çalışmada, o karıştırdığım değişik dillerdeki anlatılardan birisini paylaşmak isterim: “Tanrı insanları kendilerini geliştirsinler diye yaratmıştır, aksi taktirde diğerleri tarafından yok edilirler” diyor, eski bir ekole ait bir eser. “Kendini geliştirmek” ve “başkaları tarafından yok edilmek”. Nedir ki kendini geliştirmek? Nelerdir diğerleri? Kendini geliştirmek diğerleri ile baş edebilecek düzeye, güce veya bilgiye erişmek midir? Diğerleri? Diğer canlılar mı? Yoksa canlılar ve cansızlar mı? Galiba hepsi. Diğerleri insanlar, hayvanlar, bitkiler, virüsler, bakteriler, insanın yararına kullanabileceği yerde zararına olabilecek her şey. Atomun parçalanmasından enerji elde edilmesi yerine felaket olabilmesi, sindirimi gerçekleştiren prokaryotların hastalık sebebi olabileceği, ateşin endüstride bile insanlığa olan faydaları ve ürkütücülüğü… Evet, bunların bir tık ötesinden başlayıp üç boyutlu insan dünyasının ötesindeki dünyaların yapılmış araştırmalarını derliyorum belki. Ama o “Kendini geliştirmek” ve “başkaları tarafından yok edilmek” i bu açılış konuşmasına konu yapmak istedim, belki siz değerli arkadaşlarımın tavsiyeleri ile daha hızlı ve emin yol alabilirim diye. Kendini geliştirmek Yaradan’ın neden yaratma gayesi olsun ki? Kabala misali tüm canlıların ve boyutların kapsamlarını kapsamakla daha dolu evrenler için mi? Eski Atlantis, Şaman ya da Tibet öğretilerindeki içsel huzur için gerekli bir yapı taşı olmasıyla kullanılmayan yetilere enerji sağlasın diye mi? Ya da İslam öğretilerindeki, belki o astral frekansı sağlamanın ancak Yaradan’ı ve Yaratılanı sevmekle mümkün olduğu mümkün olması sebebiyle mi? Bu soruların cevabını, böyle bir, Türkiye’de birçok vakıf üniversitelerinden daha çok tanınan St. Clements Üniversitesi’nde okuduğunuz, mezun olduğunuz ya da bu Üniversitede görev aldığınız için bildiğinizi biliyorum. Çünkü okuduğunuz üniversite bu soruların cevaplarını bulmaya, yeni sorular ile kendimizi ve insanlığı geliştirmeye, yani Yaradan’ın istediğini yapmaya odaklı. Sayın Rektörümüz Dr. David Le Cornu’nun bize ve size tavsiye ettiği ezbercilikten kaçarak, bileneni yeniden ezberlemek yerine bilineni tüm fizik kurallarına meydan okurcasına ama mantıklı savunmalarla reddetmenin “en güzel tez” olduğunu işte burada görüyoruz. Üniversitelerin orta öğretim kurumlarından farkı bu belki. İlimin irdelendiği yer olan üniversitelerin, günümüzde ve özellikle yapmak yerine “Einstein’in atamu parçalamasına rağmen parçalayamadığı ön yargıları” misali tahrip etmekten haz alan anlaşılmaz, kendilerini geliştirmekten bihaber cahillerin bulunduğu toplumlarda üstlendiği yer elbette belli. Dünyanın neresine giderseniz gidin sadece “St. Clements” kelimesinin peşinden “University” kelimesinin geleceği belli olan bir üniversitede okumaktasınız değerli arkadaşlar. İsmi bile istisnasız dünyanın her yerinde bir marka, bir ilim irfan ifade eden bir meziyet, mezunlarının devlet başkanı, bakan, çok önemli kamu ve özel kuruluşlarda görev aldığı bir Üniversitede okumanın getirdiği veya getirmek zorunda olduğu sorumluluklardan sadece birisi “kendini geliştirmek”, değerli arkadaşlar. Kendimizi geliştirdikçe insanlığı geliştirecek, cahillerin de artık cevabı mümkün olmayan önyargılar yerine belki bir atomu parçalamayacak ama biraz olsun enerji üretmelerini sağlayacağız. Buna öncelikle kendimiz ile başlamalıyız. Bu satırları okuduğunuza göre o kapıdan geçmişsiniz. Bakteriler, virüsler, zararlı tüm canlılar ve cansızlar ve hatta önyargılar tarafından yok edilmemek için kendimizi geliştirmeliyiz. Bunun tek yolunun tüm kültür, din ve öğretilerde aynı olduğu ve İslam’ın Kutsal Kitabı’nın ilk cümlesi olduğu üzere “oku”mak, ilim ve buna hayat boyu devam etmek olduğunu biliyor ve inanıyoruz. Bu akademik dönemin, hayatınızın sonuna kadar siz ve insanlık için, Yaradan emri olduğu üzere sonsuz ilimlerle sizi en iyi enerjilere taşımasına ve o enerjileri hakkıyla kullanabilmenize vesile olması temennilerimle..
Sevgi ve saygılarımla.
Doç. Dr. Bilal Semih BOZDEMİR
Dekan
İlim ve bilim yolunda ilerlemeye devam ettiğimiz yol arkadaşlarımız olan sizler için “arkadaş” kelimesi kullanmak ile bu dönemin açılış konuşmasını hazırlamak istedim. Sanırım yeni hazırladığım ve hala üzerinde olduğum “boyutlar” içerikli kitabın etkisinde yazmaktayım bu konuşmayı. Yüzlerce sayfa karıştırarak ancak paragraf paragraf ilerleyebildiğim bu çalışmada, o karıştırdığım değişik dillerdeki anlatılardan birisini paylaşmak isterim: “Tanrı insanları kendilerini geliştirsinler diye yaratmıştır, aksi taktirde diğerleri tarafından yok edilirler” diyor, eski bir ekole ait bir eser. “Kendini geliştirmek” ve “başkaları tarafından yok edilmek”. Nedir ki kendini geliştirmek? Nelerdir diğerleri? Kendini geliştirmek diğerleri ile baş edebilecek düzeye, güce veya bilgiye erişmek midir? Diğerleri? Diğer canlılar mı? Yoksa canlılar ve cansızlar mı? Galiba hepsi. Diğerleri insanlar, hayvanlar, bitkiler, virüsler, bakteriler, insanın yararına kullanabileceği yerde zararına olabilecek her şey. Atomun parçalanmasından enerji elde edilmesi yerine felaket olabilmesi, sindirimi gerçekleştiren prokaryotların hastalık sebebi olabileceği, ateşin endüstride bile insanlığa olan faydaları ve ürkütücülüğü… Evet, bunların bir tık ötesinden başlayıp üç boyutlu insan dünyasının ötesindeki dünyaların yapılmış araştırmalarını derliyorum belki. Ama o “Kendini geliştirmek” ve “başkaları tarafından yok edilmek” i bu açılış konuşmasına konu yapmak istedim, belki siz değerli arkadaşlarımın tavsiyeleri ile daha hızlı ve emin yol alabilirim diye. Kendini geliştirmek Yaradan’ın neden yaratma gayesi olsun ki? Kabala misali tüm canlıların ve boyutların kapsamlarını kapsamakla daha dolu evrenler için mi? Eski Atlantis, Şaman ya da Tibet öğretilerindeki içsel huzur için gerekli bir yapı taşı olmasıyla kullanılmayan yetilere enerji sağlasın diye mi? Ya da İslam öğretilerindeki, belki o astral frekansı sağlamanın ancak Yaradan’ı ve Yaratılanı sevmekle mümkün olduğu mümkün olması sebebiyle mi? Bu soruların cevabını, böyle bir, Türkiye’de birçok vakıf üniversitelerinden daha çok tanınan St. Clements Üniversitesi’nde okuduğunuz, mezun olduğunuz ya da bu Üniversitede görev aldığınız için bildiğinizi biliyorum. Çünkü okuduğunuz üniversite bu soruların cevaplarını bulmaya, yeni sorular ile kendimizi ve insanlığı geliştirmeye, yani Yaradan’ın istediğini yapmaya odaklı. Sayın Rektörümüz Dr. David Le Cornu’nun bize ve size tavsiye ettiği ezbercilikten kaçarak, bileneni yeniden ezberlemek yerine bilineni tüm fizik kurallarına meydan okurcasına ama mantıklı savunmalarla reddetmenin “en güzel tez” olduğunu işte burada görüyoruz. Üniversitelerin orta öğretim kurumlarından farkı bu belki. İlimin irdelendiği yer olan üniversitelerin, günümüzde ve özellikle yapmak yerine “Einstein’in atamu parçalamasına rağmen parçalayamadığı ön yargıları” misali tahrip etmekten haz alan anlaşılmaz, kendilerini geliştirmekten bihaber cahillerin bulunduğu toplumlarda üstlendiği yer elbette belli. Dünyanın neresine giderseniz gidin sadece “St. Clements” kelimesinin peşinden “University” kelimesinin geleceği belli olan bir üniversitede okumaktasınız değerli arkadaşlar. İsmi bile istisnasız dünyanın her yerinde bir marka, bir ilim irfan ifade eden bir meziyet, mezunlarının devlet başkanı, bakan, çok önemli kamu ve özel kuruluşlarda görev aldığı bir Üniversitede okumanın getirdiği veya getirmek zorunda olduğu sorumluluklardan sadece birisi “kendini geliştirmek”, değerli arkadaşlar. Kendimizi geliştirdikçe insanlığı geliştirecek, cahillerin de artık cevabı mümkün olmayan önyargılar yerine belki bir atomu parçalamayacak ama biraz olsun enerji üretmelerini sağlayacağız. Buna öncelikle kendimiz ile başlamalıyız. Bu satırları okuduğunuza göre o kapıdan geçmişsiniz. Bakteriler, virüsler, zararlı tüm canlılar ve cansızlar ve hatta önyargılar tarafından yok edilmemek için kendimizi geliştirmeliyiz. Bunun tek yolunun tüm kültür, din ve öğretilerde aynı olduğu ve İslam’ın Kutsal Kitabı’nın ilk cümlesi olduğu üzere “oku”mak, ilim ve buna hayat boyu devam etmek olduğunu biliyor ve inanıyoruz. Bu akademik dönemin, hayatınızın sonuna kadar siz ve insanlık için, Yaradan emri olduğu üzere sonsuz ilimlerle sizi en iyi enerjilere taşımasına ve o enerjileri hakkıyla kullanabilmenize vesile olması temennilerimle..
Sevgi ve saygılarımla.
Doç. Dr. Bilal Semih BOZDEMİR
Dekan