- Home
-
Kurumsal
- 2011 AKADEMIK AÇILIŞ MESAJI
- 2020/2021 AKADEMIK YILI BAHAR DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2020/2021 AKADEMIK YILI GÜZ DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2019/2020 AKADEMIK YILI BAHAR DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2018/2019 AKADEMIK YILI BAHAR DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2018 KURBAN BAYRAMI TEBRIĞI
- 2018 RAMAZAN BAYRAMI TEBRIĞI
- 2017/2018 AKADEMIK YILI BAHAR DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2017/2018 AKADEMIK YILI GÜZ DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2016/2017 AKADEMIK YILI BAHAR DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2016/2017 AKADEMIK YILI GÜZ DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- DEKANIMIZ SAYIN DOÇ.DR.BILAL SEMIH BOZDEMİR'IN RAMAZAN BAYRAMI MESAJI
- 2015/2016 AKADEMIK YILI BAHAR DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2015/2016 AKADEMIK YILI GÜZ DÖNEMI AÇILIŞ MESAJI
- 2014/2015 AKADEMIK YILI AÇILIŞ MESAJI
- 2014/2015 AKADEMIK YILI AÇILIŞ MESAJI (GÜZ)
- 2013/2014 AKADEMIK YILI AÇILIŞ MESAJI (BAHAR)
- 2012/2013 AKADEMIK AÇILIŞ MESAJI
- 2011/2012 AKADEMIK AÇILIŞ MESAJI
2011/2012 Akademik Açılış Mesajı
Değerli Akademisyen ve Öğrenci Arkadaşlarım,
Bir yeni eğitim – öğretim yılımızın daha başlangıcını yaşamak sevinci, gururu ve sorumluluğu içesinde olduğumuzu belirtmekle cümlelerime başlamak istiyorum. Geçen yıl, yine bu günlerde yine aynı gurur ve ideallerle bir eğitim – öğretim yılına başlarken hızlı, emin ve sarih adımlarla ilerlediğimizin altını çizmiş, bunu örneklerle de teyit etmiştik. O sıralarda, kendi çabalarımızla ve bize bu imkânları ve sorumlulukları veren çok değerli Rektörlük makamı ve diğer kampüs ve akademisyenlerinin desteği ile daha kurumsal olmak için gerek akademisyenlerimizin, gerekse öğrenci ve mezunlarımızın yoluna ışık tutacak çalışmalarımızdan bahsetmiş, bu yöndeki gayretlerimizden bir iki örnek göstermiştik. Ne kadar enteresandır ki, o günkü ideallerimiz, çabalarımız ve sonuçlarının, bugün başka ülkelerde bile yeni temeller atabilecek kadar sarih, kesin ve emin olabileceğini belki hissetmiş ama öngörülerimiz içine dâhil etmemiştik. İşte bu yıl, Gürcistan ve KKTC ile ilgili çok büyük gelişmelerin oluşması heyecanı, gururu ve sevinci ile bu akademik yıl açılış yazısını kaleme almaktayım. Geçen yıl Uluslararası Hukuk ve Hukukçular Derneğimizin temellerini yeni atmaya başlarken, Psikologlar ve Psikiyatristler Derneği’nin de çalışmalarına yeni hız veriyorduk. Bu iki kurumun, öğrencilerimizin ve mezunlarımızın gerek kariyer, gerekse mezuniyetleri ile birlikte kendilerine birer açık kapı olmasını hedefliyor, dünyanın diğer kampüsleri ile istişare içinde hareket etmesiyle akreditasyonlar sürecinde katkıda bulunmasını temenni ediyorduk. Hedef ve temennilerimiz gerekli mercilere ulaştı, başardık. Ve hatta bu konuda birçok dünya kurumları ile de işbirlikleri, anlaşmalar ve birliktelikler oluşturduk, imzaladık. Yine geçen yıllarla karşılaştırdığımızda, öğrenci sayımızın yüzde 600, akademisyen sayımızın ve gerek teknik, gerekse diğer tüm branşlarda da olduğu gibi aynı oranda arttığını görmekteyiz. Bunların, aslında öz olarak yeni akademik çalışmalar, bir üniversitenin olmazsa olmazları bilimsel gelişmeler ve dünya standartları ve o standartları zorlamak kadar, yeni istihdamlar dâhil özetle ilerlemek olduğunun altını çizmek gerekir. Standartları zorlamaktayız, aşmaktayız ve örnek teşkil etmeye başlamaktayız. Mezunlarımızın, bazı ülke devlet başkanları tarafından bile davet edilerek fikirlerinin soruluyor olması, her ne kadar Türkiye’de açık öğretim sistemine göre öğrenci yetiştirsek de yüksek öğrenim kurumlarının altyapılarını sistemimizi örnek olarak geliştirmeye çalışmaları çabaları, yeni ülkelerin bakanlıklar ve yüksek eğitim otoriteleri dâhil tüm resmi mekanizmalarının saygı, ilgi ve çalışmalarımıza olan hayranlıkları ile bizi karşılamaları buna birkaç örnek değil midir? Evet, biz eğitimciyiz, eğitimci olmanın olmazsa olmazını ilke edinerek devam ediyoruz bu bizim felsefemiz, misyonumuz ve dolayısıyla vizyonumuz üniversite bilim yuvasıdır, ilim gelişmelerinin kaynağı ve son noktasıdır, geleceğe bırakılacak olan maddi ve manevi her şeyin deposudur. Biz o depoyu gerektiği şekilde muhafaza etmek, kullanmak, dili, dini, milliyeti ne olursa olsun insanlık yararına sunmak için şu an görevimizin başındayız. Üniversite, iş bulmaları için insanları hazırlama alanı değildir. Üniversite, bir takım kanunların gereği bir maddi fırsat değildir. Üniversite, anlamı, önemi ve var oluş sebebi itibariyle bir takım kişi veya kurumların direktiflerini, görüşlerini veya tariflerini yaptıkları bir mekanizma ya da parçası değildir. Üniversite, bilim kelimesi doğduğundan beri hep bilimle birlikte anılmıştır ve bilgi üretir. Ürettiğimiz bilgi için bize bu imkânları sağlayan Sayın Rektörlük Makamına, dünyada kendisini bilgiye adamış, kampüslerimiz içindeki akademisyenlerimize, Ulu Önderimizin çağdaş medeniyetler seviyesi kelimelerini iyi idrak etmiş öğrencilerimize ve çalışmalarıyla gurur duymaya devam ettiğimiz mezunlarımıza her dilden teker teker yapılmış bile olsa teşekkür kelimeleri az kalmaktadır. Zaten evrensel bir yapıda olan bilim yuvamızdaki bu muhteşem gelişmelerin artmasını, yeni devletlerle ve yeni kampüslerle gelecek senelerde daha da öğünmeyi, devletlerin üniversitesi kelimelerine, sorumluluğumuza, görevimize ve yukarıda bahsettiğim tüm kişi ve kurumların güvenine daha da yakışmayı, yeni eğitim – öğretim yılının hepinize huzur, sağlık ve bilgi getirmesini temenni ediyorum.
Saygılarımla,
Yrd.Doç.Dr. Bilal Semih Bozdemir
Dekan
Bir yeni eğitim – öğretim yılımızın daha başlangıcını yaşamak sevinci, gururu ve sorumluluğu içesinde olduğumuzu belirtmekle cümlelerime başlamak istiyorum. Geçen yıl, yine bu günlerde yine aynı gurur ve ideallerle bir eğitim – öğretim yılına başlarken hızlı, emin ve sarih adımlarla ilerlediğimizin altını çizmiş, bunu örneklerle de teyit etmiştik. O sıralarda, kendi çabalarımızla ve bize bu imkânları ve sorumlulukları veren çok değerli Rektörlük makamı ve diğer kampüs ve akademisyenlerinin desteği ile daha kurumsal olmak için gerek akademisyenlerimizin, gerekse öğrenci ve mezunlarımızın yoluna ışık tutacak çalışmalarımızdan bahsetmiş, bu yöndeki gayretlerimizden bir iki örnek göstermiştik. Ne kadar enteresandır ki, o günkü ideallerimiz, çabalarımız ve sonuçlarının, bugün başka ülkelerde bile yeni temeller atabilecek kadar sarih, kesin ve emin olabileceğini belki hissetmiş ama öngörülerimiz içine dâhil etmemiştik. İşte bu yıl, Gürcistan ve KKTC ile ilgili çok büyük gelişmelerin oluşması heyecanı, gururu ve sevinci ile bu akademik yıl açılış yazısını kaleme almaktayım. Geçen yıl Uluslararası Hukuk ve Hukukçular Derneğimizin temellerini yeni atmaya başlarken, Psikologlar ve Psikiyatristler Derneği’nin de çalışmalarına yeni hız veriyorduk. Bu iki kurumun, öğrencilerimizin ve mezunlarımızın gerek kariyer, gerekse mezuniyetleri ile birlikte kendilerine birer açık kapı olmasını hedefliyor, dünyanın diğer kampüsleri ile istişare içinde hareket etmesiyle akreditasyonlar sürecinde katkıda bulunmasını temenni ediyorduk. Hedef ve temennilerimiz gerekli mercilere ulaştı, başardık. Ve hatta bu konuda birçok dünya kurumları ile de işbirlikleri, anlaşmalar ve birliktelikler oluşturduk, imzaladık. Yine geçen yıllarla karşılaştırdığımızda, öğrenci sayımızın yüzde 600, akademisyen sayımızın ve gerek teknik, gerekse diğer tüm branşlarda da olduğu gibi aynı oranda arttığını görmekteyiz. Bunların, aslında öz olarak yeni akademik çalışmalar, bir üniversitenin olmazsa olmazları bilimsel gelişmeler ve dünya standartları ve o standartları zorlamak kadar, yeni istihdamlar dâhil özetle ilerlemek olduğunun altını çizmek gerekir. Standartları zorlamaktayız, aşmaktayız ve örnek teşkil etmeye başlamaktayız. Mezunlarımızın, bazı ülke devlet başkanları tarafından bile davet edilerek fikirlerinin soruluyor olması, her ne kadar Türkiye’de açık öğretim sistemine göre öğrenci yetiştirsek de yüksek öğrenim kurumlarının altyapılarını sistemimizi örnek olarak geliştirmeye çalışmaları çabaları, yeni ülkelerin bakanlıklar ve yüksek eğitim otoriteleri dâhil tüm resmi mekanizmalarının saygı, ilgi ve çalışmalarımıza olan hayranlıkları ile bizi karşılamaları buna birkaç örnek değil midir? Evet, biz eğitimciyiz, eğitimci olmanın olmazsa olmazını ilke edinerek devam ediyoruz bu bizim felsefemiz, misyonumuz ve dolayısıyla vizyonumuz üniversite bilim yuvasıdır, ilim gelişmelerinin kaynağı ve son noktasıdır, geleceğe bırakılacak olan maddi ve manevi her şeyin deposudur. Biz o depoyu gerektiği şekilde muhafaza etmek, kullanmak, dili, dini, milliyeti ne olursa olsun insanlık yararına sunmak için şu an görevimizin başındayız. Üniversite, iş bulmaları için insanları hazırlama alanı değildir. Üniversite, bir takım kanunların gereği bir maddi fırsat değildir. Üniversite, anlamı, önemi ve var oluş sebebi itibariyle bir takım kişi veya kurumların direktiflerini, görüşlerini veya tariflerini yaptıkları bir mekanizma ya da parçası değildir. Üniversite, bilim kelimesi doğduğundan beri hep bilimle birlikte anılmıştır ve bilgi üretir. Ürettiğimiz bilgi için bize bu imkânları sağlayan Sayın Rektörlük Makamına, dünyada kendisini bilgiye adamış, kampüslerimiz içindeki akademisyenlerimize, Ulu Önderimizin çağdaş medeniyetler seviyesi kelimelerini iyi idrak etmiş öğrencilerimize ve çalışmalarıyla gurur duymaya devam ettiğimiz mezunlarımıza her dilden teker teker yapılmış bile olsa teşekkür kelimeleri az kalmaktadır. Zaten evrensel bir yapıda olan bilim yuvamızdaki bu muhteşem gelişmelerin artmasını, yeni devletlerle ve yeni kampüslerle gelecek senelerde daha da öğünmeyi, devletlerin üniversitesi kelimelerine, sorumluluğumuza, görevimize ve yukarıda bahsettiğim tüm kişi ve kurumların güvenine daha da yakışmayı, yeni eğitim – öğretim yılının hepinize huzur, sağlık ve bilgi getirmesini temenni ediyorum.
Saygılarımla,
Yrd.Doç.Dr. Bilal Semih Bozdemir
Dekan